
Blogumun sağ alanında RSS Abonesi Olun! başlıklı bir yer var. Üstelik dikkat çeksin ve gözünüze batsın diye oradaki yazının rengini kırmızı yaptım. Görüyorum ki hiç kimse şeyine bile takmamış. Bu durumu doğal karşılarım. Takip etmek zorunda değilsiniz. Ama ben şöyle düşünüyorum. Bir blogu takip ediyorsanız ona karşı vefalı olmak zorundasınız. Vefadan kastımda şu. Sürekli okuyarak düşüncelerinizi belirtmelisiniz. Ben sevdiğim birçok bloga düşüncelerimi yazmaktan çekinmem. Kendi düşüncelerimi yazarım Bery'nin değil. Bu da bana huzur verir. "Evet, bende birşeyler söyleyebildim" diyebiliyorum. (iyi ya da kötü)
Hal böyle olunca da bende sizin blogumun RSS yayınına abone olmanızı rica ediyorum. Bunun bana bir kazanç sağladığı ya da bir yerimin eksildiği-azaldığı yok. Kısaca RSS nedir onuda söyliyeyim bir kaç cümle ile. RSS; bir web sitesindeki güncellemeleri takip etmeniz için oluşturulmuş muazzam ve paha biçilemeyen bir araç. Web işleri ile ilgili olmadığınız için bu bilgi

Daha sonrasında karşınıza tamamen Türkçe bir sayfa çıkacak. O sayfadanda aşağıdaki resimde göründüğü gibi Hemen abone ol butonuna basın. Ondan sonrasında gerekli işlemleri yapabilirsiniz zaten. Bütü bu işlemlerden sonra abone olmuş oluyorsunuz. Rakamda kendiliğinden artır. Siz abone oldukça artıyor.

***
Abone işlemlerini anladınız ve abone oldunuz sayıyor ve başka bir konuya kısaca parmak basmak istiyorum.
Bugün facebook'u hayatım boyunca olmadığı kadar çok sevdim. İzmirdeki ilkokul arkadaşlarımın çoğuna ulaştım. Aslında çoğu değil ya. 6-7 tanesine diyebilirim. Kendisine şeker alınmış çocuklar gibi sevindim diyeceğim sizde inanın. Çünkü sevindim. Arkadaşlarımı özledim.
İzmir'in kızları meşhur diye boşuna dememişler. İlkokuldaki kız arkadaşlarımda manken gibi olmuşlar. Hepsini görmedim ama gördüklerim öyleydi. Allah sevdiklerine bağışlasın ve nazardan saklasın. Ben bu "İzmir'in kızlarının meşhur olması" olayınıda kendimce onaylamış oldum. Gerçekten öyle.
Görüşmek üzere. Sizleri seviyorum.
Bugün facebook'u hayatım boyunca olmadığı kadar çok sevdim. İzmirdeki ilkokul arkadaşlarımın çoğuna ulaştım. Aslında çoğu değil ya. 6-7 tanesine diyebilirim. Kendisine şeker alınmış çocuklar gibi sevindim diyeceğim sizde inanın. Çünkü sevindim. Arkadaşlarımı özledim.
İzmir'in kızları meşhur diye boşuna dememişler. İlkokuldaki kız arkadaşlarımda manken gibi olmuşlar. Hepsini görmedim ama gördüklerim öyleydi. Allah sevdiklerine bağışlasın ve nazardan saklasın. Ben bu "İzmir'in kızlarının meşhur olması" olayınıda kendimce onaylamış oldum. Gerçekten öyle.
Görüşmek üzere. Sizleri seviyorum.